İnsan Gelir İnsan Geçer
İNSAN GELİR İNSAN GEÇER
Yaşıyoruz, kimisi her sabah okula gidiyor, kimisi işe, kimisi de işe diye işsiz işsiz sokakları geziyor. Bazen biz de geziyoruz. Dolaşmaya, hava almaya çıkıyoruz. Yanımızdan insanlar geçiyor. Sizden farklı yöne gidiyor ya da sizle aynı yöne gidiyor. Sonuç olarak insanlar geliyor ve geçiyor. Kimi zaman bu gelip geçen insanlarla tanışıyoruz. Arkadaş oluyor yılları beraber eskitiyoruz. Sokaklar, şehirler, bazen ülkeleri çürütüp yeni insanlar tanıyoruz. Bağ kuruyoruz. Günler, haftalar, aylar ve yıllar akıp gidiyor. Aynı su gibi. Güzel bir tabir bu. ''Su gibi.'' Tabir güzel ve suyun akması iyi bir şey ancak. Suyun nasıl akacağı ve durumu çok önemli. Su çalkantılı akarsa kurulan bağlar sarsıntılı ve sıkıntılı olabilir ya da çok durgun akan bir su da olabilir, ki bence bu da tehlikeli. Ne durgun ne de çalkantılı akmamalı. İşte burada da güzel dediğimiz tabir devreye giriyor. Güzel akmalı su. ''Güzel'' ve ''dengeli'' akmalı. Tabi bir yandan suyun durumu da önemli. Yani su güzel ve dengeli akabilir ancak suyun içi de temiz olmalı. Çamurlu ve pis su olmamalı. İşte burada da devreye başka bir tabir giriyor. ''Saf''' tabiri. Su güzel ve dengeli olduğu kadar saf ve temiz olmalı, akmalı.
İşte bu şartlarda nehirde akan su güzel gözükür. Aynı zamanda bu şartlardaki arkadaşlıklarda güzel olur. Arkadaşların olması iyi. Hayata belki anlam getirebilirler ya da ne bileyim beklentiniz ne ise arkadaşlar belki bunları doldurabilir. Artık bilmiyorum. Bir de arkadaş gibi görünmeye çalışanlar var tabi. Birilerini kullanıp atanlar. Onlara su örneği veremezsin. Onlar akan nehirdeki taşlardır. Akmayı zorlaştıran taşlar. Her insan bir nehirdir. Kimisi canlı akar, kimisi bozuk akar. Kimisi kuruyup gider. Kimisi de sonsuza kadar akar. Ama önemli olan bir gün kurusa dahi kuruyana kadar ki akış şekli ve durumu. Temiz ve saf ise, dengeli ve güzel akmış ise bir gün kurusa bile iyi hatırlarız. Buradan bir nehir geçerdi ne de güzel suyu olurdu deriz. İşte insanlar böyle yaşıyor. Yani hepsi böyle yaşamıyor ancak iyisiyle kötüsüyle hepsi yaşamı boyunca akıyor. Bir su gibi. Kimisi kuruyor kimisi de hayata iyi izler bıraktığı için sonsuza dek akıyor. Ölse bile bıraktıkları yaşamaya devam ediyor. Bir su gibi. İşte bizde şu anda yaşıyoruz. Sonumuz belirsizde olsa yaşıyoruz. Hayatımızdan sürekli birileri geçip gidiyor. Zaten hayatın amacı bu değil mi? İnsan gelir insan geçer. Sokaktaki de insan en yakınım dediğiniz de. Ortak özellikleri bir gün hepsinin gitmesi. Bunun sebebi ölüm, kavga, tartışma gibi farklı olaylar olabilir. Aman işte insan geliyor, insan geçiyor.
O yüzden siz siz olun fazla kasmayın. Çok yoğun duygular demek daha büyük yıkılış demek. Osmanlı'da çöktü ismini bilmediğimiz küçük Afrika kabilesi de. Ama dünya Osmanlı'nın çöküşünü hissetti, duydu ve gördü. Çünkü o daha büyüktü. Bu dünyaya bir daha gelirsem bir daha büyük arkadaşlık kurmam demem, diyemem. Çünkü işin diğer tarafına hiç değinmedik ama büyük arkadaşlıklar bir yandan da iyidir. Paylaşacak, dertleşecek, konuşacak, başın sıkışınca yanına gidebilecek birisi. Önemli bir şey bu. Konu derin. Ben saçmalama yolundayım. Beni çokta şey yapmayın. Ama anlatmak istediğim şey şu. Biriyle çok sağlam bağlar da kursanız, yakın da olsanız veya samimiyet kurmayıp sizin için sıradan biri bile olsa. Bir gün herkes yok olacak. Sena Şener'in bir şarkısında dediği gibi ''İnsan gelir insan geçer.'' Hayatınızdan bir gün herkes gelip geçecek. Ama siz yine de arkadaşlık kurun canım. İyidir iyi. Saçmaladık ama ne yapayım ben böyleyim.d (Ayten Alpman-Ben Böyleyim) (Bu günde hep şarkılardan gittik.) Herkese iyi akşamlar. <3
Buğra Akçakoyun
