Kayıtlar

ÖNE ÇIKANLAR

Zihnimin Tuhaflığı

Zihnimin Tuhaflığı Yorganın altındayım, Dışarısı oldukça soğuk. Baharda yine sensiz yürüyorum, Susmak yetiyor, suratlar donuk. Yağmur suları akıp gidiyor, Sokaklar, boş kalbim gibi. Mevsimler yine geçip gidiyor, O günkü yokluğun gibi. Hasretimi ilan ediyor şiirler, Sana sitem bile yazarken. Akşamları mum ışığında ağlayan günler, Kadere iyi şans dilerken. Kitaplarımı alıp gidiyorum, Kaleme engel olmak için. Artık sabahları sensiz doğuyorum, Karanlığa tek başıma çıkabilmek için. Buğra Akçakoyun

Gevezelik

Gevezelik Hiç kimse çok konuşamaz. Benim çok konuştuğum kadar. Bazılarıysa bundan şikayet eder. Ben de biliyorum. Enerji dolu olduğumu Ve gevezeliği çok sevdiğimi Sorarım benden yana Şikayet edip söylenenlere Benim gevezeliğim var Sizde ise? Birer hiç. Bir çınar gibisiniz Sadece uğultunuz var. Ben bir rüzgar olmasam Sizde o da yok. Ben hayatla dolup taşmasam. Buralarda bahar yok. Yağmur yok, çiçek yok. Bensiz bir hayatınız yok. Buğra Akçakoyun

Gençliğim

Gençliğim Eski güzel zamanlar, Kaybolan lise yıllarım, Yaz sıcağında kavrulmuş aylar, Kaçamadığım kışlarım. Zaman uçup gidiyor, Sokaklarda, okulda ve yaşarken, Su  akıp gidiyor, Çiçekleri ve kuşları severken. Festivaller, geziler, etkinlikler... Hayaldi oldu bitti ve gitti. Yağmurlar, güller, kelebekler... Başlıyor işte hayat şimdi. Kelebek gibiydi sahiden ömrü. Çocuk ve genç olmak güzeldi. Ne bir gün ne on asır sürdü, Zaman dursa, kalsak hep on yedi. Kitapların içinde, masalların hayalinde. Bilemedik işte kıymetini, gitme kal. Yetişirim sana dur dönemiyorsan bile. Ben gelirim yanına, gitme kal. Dağa bayır, sokak sokak. Daha sevecektik, gelecektim yanına. Biraz daha dolaşacaktık. Lunaparka gidemedik mesela. Kedileri de besleyemedik. Çiçekleri de az kokladık, gitme kal. Beraber parka da az gittik. Gitme işte, gitme kal. Sev tekrar beni, İçimde kaybolma. Ben hala seviyorum seni. Hep kal yanımda. Biliyorum zaman ilaçtır her şeye. Çözer benim derdimi gençliğim. Herkese inat, her şeye... Ya

Tavşan, Dağ ve Nehir

Tavşan, Dağ ve Nehir Tavşan dağa küsmüş, Dağın haberi yok. Dağ kül olmuş, Arkasından ağlayanı yok. Severim seni, sen bir çamsın. Sen bensiz yapamazsın, Yükseklere hasret kalırsın. Ben sensiz yapamam, Bağrı çıplak kalırım. Gel, barış, gönlü olsun bu akan nehrin. Doğum günü kutlu olsun. Sonsuz ve aziz kadirin. Buğra Akçakoyun

Kelimeler ve Anlamları

Kelimeler ve Anlamları Aslında kelimelerle kolay anlatmak. Kelimelerin içindeki ağırlığı anlatmak, İşte benim için bu çok zor. Anlamıyorlar beni. Anlamak istemiyorlar derdimi, Anlayan dostlar da masadan kalkıp gidiyor. İşte ben kırıldım böylelerine. Sorsalar kırılmadım hiçbir şeye, Hiçbir şey içindeki hiçliğe kırıldım. Oysaki ben hiç kimseyi üzmüyorum. Ağır anlamlar yüklediğim, Dostlarım beni üzense. Ya ağırlığı taşımakta zorlanıyorlar, Ya da yüklerini atıp gidiyorlar. Ondan yana bir kırgınlığım yok. Tek kırgınlığımsa, ettiği bir kelime, Tek üzüntümse ettiği bir cümle. Ve de onun arkasında yatan anlamlar. Ben aslında sana kırgınım, Ben aslında bu hayata yorgunum. Ben aslında... Kaçıp gideceğim bu diyarlardan, Sevdiklerimi alıp gideceğim buralardan, Yani tek olarak. Sildim her şeyi, sondu bu sözlerim, Kalbimdeki seni yok ettim. Ağlamaklı olur gözlerim. Buğra Akçakoyun

Hesap Günü

Hesap Günü Nice devrimler oldu, günlerim geçti. Baharı, yazı olduğu gibi sevdik. Nice güzeller geçti, yarlar sevildi. Her şeyi bıraktığımız gibi gittik. Şimdi ağır bir gecede, Mevsimler durdu, diller sustu. O bırakıp gittiğin evde, Duvarlar yıkıldı, ev adeta yok oldu. Parklarda, sokaklarda, yollarda... Aramıyorum artık seni. Çünkü biliyorum bulsam da, Değilsin eski sen gibi. Arkadaşlarım vardı bir zamanlar, Bunlardır dile gelen hakikat. İşleri düştü mü ararlar, Utanma bir de sen tokat at. Yine her şeye rağmen ümidim var, Atsınlar kazık, yoktur önemi. Günü gelince ben de onları arar, Mahşer yerinde ödetirim bedeli. Buğra Akçakoyun

Neyleyim

Neyleyim Çok uzak diyarlardan gelmişler. Görmediği aşkları görmüşler. Her zaman da Şirin'i sevmişler. Zâlim yârim ben sensiz neyleyim. Çok şer memleketlerde gezmişler.  Huysuz atlara da küfretmişler. Arsız hancıya akçe vermişler. Sabırsız yâr ben sensiz neyleyim. Hep de güzel olanı sevmişler Dış görünüşle sahte övmüşler. İnsan olana ayıp etmişler. Sen adam değilsen ben neyleyim. Kervanlardan develer geçtiler. Cahili peygamber zannettiler. Dinsiz imamı da zikrettiler. Akılsız hacıyla ben neyleyim. İşte bak sonumuza, öldüler. Dön de gel yolumuza, gittiler. Bak yârim seni bensiz ettiler. Sensiz ben bu hayatı neyleyim. Buğra Akçakoyun